Sık rastlanan besleyici eksiklikleri

Sık rastlanan besleyici eksiklikleri

Paylaşın!

Beslenme sorunlarının geride kaldığını düşünebilirsiniz, ama günümüzde hala sık rastlanan besleyici eksiklikleri mevcut.

Vitamin ve mineral eksikliklerinin geçmişte kaldığını, sadece uzun deniz yolculuklarında denizciler tarafından yaşandığını düşünebilirsiniz. Ancak bugün bile, vücudunuzun en iyi şekilde çalışması için ihtiyaç duyduğu bazı temel besin maddelerinden yoksun kalmanız mümkündür.

Besin eksiklikleri vücut fonksiyonlarını ve süreçlerini en temel hücresel düzeyde değiştirir. Bu süreçler arasında su dengesi, enzim fonksiyonu, sinir sinyali, sindirim ve metabolizma yer alır. Bu eksikliklerin giderilmesi optimal büyüme, gelişme ve fonksiyon için önemlidir.

Belirtiler genellikle bir ya da daha fazla önemli vitamin veya mineralin eksikliğini gösteren ilk ipucudur. Sık rastlanan besleyici eksiklikleri ile ilgili belirtiler aşağıdadır:

Kalsiyum: Kalsiyum güçlü kemiklerin korunması, kas ve sinir fonksiyonlarının kontrolü için önemlidir. Ciddi kalsiyum düşüklüğünün belirtileri arasında parmaklarda uyuşma, karıncalanma ve anormal kalp ritimleri mevcuttur. Bununla birlikte, kalsiyum eksikliğinin kısa vadeli, belirgin belirtileri yoktur. Çoğu yetişkinin her gün 1.000 miligram (mg) kalsiyuma ihtiyacı vardır, ancak 50 yaş üstü kadınlar ve 70 yaş üstü erkekler 1.200 mg’a ihtiyaç duyar.

D Vitamini: Bu vitamin kemik sağlığı için çok önemlidir ve bazı kanserleri de önleyebilir. D vitamini eksikliğinin belirtileri yorgunluk, kemik ağrısı, ruh hali değişiklikleri ve kas ağrıları veya halsizlik gibi sık rastlanan ve özgün olmayan şekilde ortaya çıkabilir. Uzun süre devam ederse, D vitamini eksikliği kemiklerin yumuşamasına yol açabilir, ayrıca bu eksiklik kanserler ve otoimmün hastalıklarla da bağlantılı olabilir. Çoğu yetişkinin her gün 600 IU D vitaminine ihtiyacı vardır ve 70 yaş üstü yetişkinlerde ihtiyaç 800 IU’ye çıkar. D vitamini ihtiyacını yalnızca yiyeceklerden ve güneşte geçirilen zamandan karşılamak zor olabilir ve bu nedenle birçok insan için günlük gereksinimleri karşılamanın en iyi yolu takviye almaktır.

Potasyum: Potasyum kalbin, sinirlerin ve kasların düzgün çalışmasına yardımcı olur ve ayrıca atıkları uzaklaştırırken hücrelere besin sağlar. Ayrıca, sodyumun kan basıncı üzerindeki olumsuz etkisini dengelemeye yardımcı olan yararlı bir besin maddesidir ve sağlıklı bir kan basıncının korunmasında önemlidir. İshal veya kusma; aşırı terleme; antibiyotikler, laksatifler veya diüretikler; aşırı alkol tüketimi veya böbrek hastalığı gibi kronik bir durum nedeniyle kısa vadede potasyum düşüklüğü ortaya çıkabilir. Eksikliğin belirtileri arasında kas güçsüzlüğü, seğirmeler veya kramplar; kabızlık; karıncalanma ve uyuşma; ve anormal kalp ritmi veya çarpıntı olabilir. Yetişkin erkeklerin her gün 3.400 mg, kadınların ise 2.600 mg potasyuma ihtiyacı vardır.

Demir: Demir, vücutta oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerini üretmek için gereklidir. Demir seviyeleri çok düştüğünde, kansızlık ortaya çıkabilir. Demir eksikliği riski taşıyan bazı gruplar adet gören kadınlar, büyüme çağındaki bireyler (çocuklar ve hamile kadınlar gibi) ve vegan veya vejetaryen diyet uygulayanlardır. Demir eksikliği anemi, halsizlik ve yorgunluk, nefes darlığı, hızlı kalp atışı, soluk cilt, baş ağrısı, soğuk eller ve ayaklar, ağrıyan veya şişmiş bir dil, kırılgan tırnaklar ve toprak gibi garip şeylere karşı istek gibi semptomlara yol açabilir. Belirtiler ilk başta çok hafif olabilir, ama zamanla yoğunlaşır. 50 yaşın üzerindeki yetişkin erkek ve kadınların günde 8 mg, 50 yaşın altındaki yetişkin kadınların ise günde 18 mg demire ihtiyacı vardır.

B12 Vitamini: B12 vitamini kırmızı kan hücrelerinin ve DNA’nın üretimine yardımcı olur ve ayrıca nörotransmitter fonksiyonunu geliştirir. Vejetaryenler ve veganlar B12 vitamini eksikliği açısından özellikle risk altında olabilirler çünkü bitkiler bu besini üretmezler. Kilo verme ameliyatı geçiren kişilerde de B12 eksikliği olabilir çünkü prosedür vücudun besin maddesinin emilimini zorlaştırır. Şiddetli B12 eksikliğinin belirtileri arasında bacaklarda, ellerde veya ayaklarda uyuşma; yürüme ve denge sorunları; anemi; yorgunluk; halsizlik; şişmiş, iltihaplı bir dil; hafıza kaybı ve düşünme güçlüğü yer alır. Bu semptomlar hızlı veya kademeli olarak ortaya çıkabilir ve çok geniş bir semptom yelpazesi olduğundan, bir süre fark edilmeyebilir. Yetişkinlerin günde 2,4 mcg B12’ye ihtiyacı vardır.

Folat: Folat veya folik asit, doğurganlık çağındaki kadınlar için özellikle önemli olan bir B vitaminidir, bu nedenle doğum öncesi vitaminler genellikle yüksek dozda içerir. Mayo Clinic’e göre folat, sağlıklı büyüme ve fonksiyonu destekler ve özellikle nöral tüpü (beyin ve omurga) içeren doğum kusurları riskini azaltabilir. Folat eksikliği toplam hücre sayısını ve büyük kırmızı kan hücrelerini azaltabilir ve doğmamış çocukta nöral tüp kusurlarına neden olabilir. Folat eksikliğinin belirtileri arasında yorgunluk, sinirlilik, ishal, zayıf büyüme ve dilde hassaslaşma bulunur. Hamile kalabilecek kadınlar folat içeren gıdalar tüketmenin yanı sıra günde 400 mcg folik asit aldıklarından emin olmalıdır. İlginç bir şekilde, folat vücut tarafından en iyi takviye formunda emilir. Takviyelerde biyoyararlanım % 85 iken, gıdalardaki folatın ancak % 50’si emilebilir.

Magnezyum: Magnezyum kemik sağlığını desteklemeye ve enerji üretimine yardımcı olur. Yetişkinlerin cinsiyet ve yaşa bağlı olarak günde 310 ila 420 mg magnezyuma ihtiyacı vardır. Bazı ilaçlar (bazı antibiyotikler ve diüretikler gibi) ve sağlık koşulları (tip 2 diyabet ve Crohn hastalığı gibi) magnezyum emilimini sınırlayabilir veya bu besinin vücuttan kaybını artırabilir. Magnezyum eksikliği iştahsızlık, bulantı ve kusma, yorgunluk ve halsizliğe neden olabilir. Daha ciddi vakalarda uyuşma ve karıncalanma, kas krampları veya kasılmaları, nöbetler, düzensiz kalp ritimleri, kişilik değişiklikleri veya koroner spazmlar da görülebilir.

Sık rastlanan besleyici eksiklikleri varlığından şüpheleniliyorsa doktorla görüşmekte yarar vardır. Kan testleri eksiklik olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.

Besin eksikliklerini önlemenin veya gidermenin en iyi yolu dengeli ve besleyiciler açısından zengin bir beslenme düzeni uygulamaktır. Ancak, yibe de eksiklik varsa, takviye kullanmaktan kaçınılmamalıdır.

Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.

Randevu alın