Yaşlılarda kansızlık ve aspirin

Yaşlılarda kansızlık ve aspirin

Paylaşın!

Özellikle kalp krizi ve inmeye karşı koruyucu olarak aspirin kullanan yaşlılarda kansızlık ve aspirin arasında yakın ilişki bulundu.

Aspirin en yaygın kullanılan ilaçlardan biridir. Araştırmalar, 60 yaş ve üzeri yetişkinlerin %40’ından fazlasının kalp krizi veya felce yol açabilecek tehlikeli kan pıhtılarını önlemek için her gün bir aspirin aldığını göstermektedir.

Ancak son yıllarda uzmanlar, aspirin tedavisinin ilk kalp krizi veya felci önlemedeki yararından daha ağır basan yüksek bir majör kanama riski taşıdığını gösteren çalışmaların ardından, tüm yaşlı yetişkinler için genel aspirin kullanımından geri adım atmışlardır. Bununla birlikte, bazı durumlarda kalp krizi veya felç geçirmiş kişilerde ikinci atağı önlemek için hala önerilmektedir.

Aspirin anevrizma gibi büyük kanamaların tehlikesine katkıda bulunabileceğinden, araştırmacılar aspirinin anemiye veya kandaki oksijenin azalmasına yol açabilecek türden daha hafif kan kayıplarında da bir faktör olup olmadığını araştırdılar.

Anemi, kalp krizi ve felçle kıyaslandığında belki de yeterince önemsenmese de yaşlılarda görülen bir diğer büyük sorundur. Araştırmalar dünya genelinde 75 yaş ve üzeri yetişkinlerin %30’unun anemik olduğunu ve aneminin genellikle yorgunluk, hafıza ve düşünme sorunları, depresyon ve ölüm riskinin artması gibi daha kötü sağlık durumuyla bağlantılı olduğunu göstermektedir.

20 Haziran 2023 Pazartesi günü Annals of Internal Medicine dergisinde yayınlanan bir çalışmada, ABD ve Avustralya’dan 65 yaş ve üzeri 18.000’den fazla yetişkin takip edildi. Bu kişilerin yarısı günde 100 miligram aspirin -düşük doz- alırken, diğer yarısı da sahte bir hap aldı. Araştırmacılar bu kişileri yaklaşık beş yıl boyunca takip etti. Çalışma katılımcıları yıllık doktor ziyaretleri ve kan hücrelerinde demir depolayan bir protein olan hemoglobin ve ferritin için kan testleri yaptırdı.

Aspirin alan yetişkinlerin anemik olma olasılığı almayanlara göre %20 daha fazlaydı. Araştırmacılar, elde ettikleri sonuçlara dayanarak, günlük aspirin grubundaki yaşlıların %24’ünün beş yıl içinde anemi geliştireceğini, plasebo grubundakilerin ise %20’sinin anemi geliştireceğini tahmin ettiler.

Aspirin kullananların kan hücrelerinin oksijen taşımasına yardımcı olan hemoglobulin ve ferritin seviyeleri de biraz daha düşüktü.

Araştırmacılar verilerini kanseri ve çalışma sırasındaki önemli kanama olaylarını ve katılımcılar arasındaki yaş, cinsiyet, diyabet, böbrek hastalığı ve steroid olmayan anti-enflamatuar ilaçların veya NSAID’lerin kullanımı gibi diğer farklılıkları hesaba katacak şekilde ayarladıklarında bile fark devam etti.

Çalışma, aspirinin anemiye nasıl katkıda bulunabileceğine bakmadı, ancak yazarların bunun nasıl olabileceği hakkında bir fikri var. Aspirin kanın pıhtılaşmasını zorlaştırır çünkü trombositlerin birbirine yapışmasını engeller. Ayrıca mide ve bağırsakların iç yüzeyinin korunması için önemli olan Cox-1 adlı enzimi de bloke eder. Bu koruyucu bariyer hasar gördüğünde, az miktarda kanın zamanla bağırsaktan dışarı sızması kolaylaşır ve sonunda anemiye neden olur.

Araştırmacılar, altta yatan sağlık durumlarından bağımsız olarak birçok farklı grupta bu etkiyi gördükleri için, artrit veya kronik böbrek yetmezliği gibi iltihaplı hastalıklar gibi anemi için başka riskleri olan insanlar için daha büyük bir endişe kaynağı olabileceğini yazdılar.

Sonuçta, yaşlılarda kansızlık ve aspirin arasındaki bu ilişki nedeniyle, aspirin kullanımı da dahil olmak üzere, birden fazla risk faktörüne sahip olan hastaların hemoglobin düzeylerinin daha yakından izlenmesi gerekir.

Randevu alın