Yoğun et tüketimi ve sosyal hareketlilik nedeniyle kurban bayramı ve kalbiniz arasındaki ilişkiye dikkat etmekte yarar var.
Kurban bayramı ve kalbiniz ilişkisini etkileyen iki ana faktör var. Bunlardan birincisi, bu bayramın geleneksel sosyal misyonu, ikincisi de yoğun et tüketimi. Bu faktörlerin gıda rejiminde ve yaşam tarzında yapacağı değişikliklerin kalbinizle ilgili sorun yaratması olasılığı yüksek.
Bayram dolayısıyla olağan gıda rejimine normalden daha fazla et, hamur işi ve tatlı eklenmesi ve bayram süresince sebze tüketiminin azalması kalp ve mide- bağırsak sorunlarını gündeme getirir. Bu durum, özellikle şeker hastalığı, hipertansiyon ve kalp yetersizliği olanlarda uymaları gereken diyetin de bozulması tehlikesini yaratır.
Bu nedenle bazı hususlar göz önünde tutulursa özellikle kalp hastaları, hipertansiyonlular ve şeker hastaları bayramı daha sorunsuz geçirebilirler.
Kurban bayramı ve kalbiniz neden sorun olur?
Yeterli ve dengeli beslenme sağlık için son derece önemlidir. Bayramda ise, bayram kahvaltısı, bayram yemeği gibi vesilelerle zengin sofraların kurulması metabolizmanın değişmesi gereğini ortaya çıkartır. Bu sırada kan şekerinde ve tansiyonda yükselme, zaman zaman şeker düşmeleri veya tuz alımının artması sonucunda kalp yetersizliğinin veya hipertansiyonun sorun yaratması söz konusu olabilir.
Kalp damar hastalığı, kalp yetersizliği ya da hipertansiyonu olan hastalar, Kurban Bayramlarında diyetlerine dikkat etmedikleri takdirde ciddi sağlık sorunları yaşayabilirler. Normalde beslenme açısından çok önemli besin öğeleri içeren kırmızı et tüketimi kurban bayramı sırasında artar. Bu durum yağ, protein, B12, demir, Koenzim Q-10 ve karnitin gibi önemli besin öğelerinin alınmasını sağladığı için yararlıdır, ancak kırmızı ette hayvansal doymuş yağlar bulunur. En yağsız ette bile % 20 civarında yağ bulunur, bu nedenle tüketilen miktarlar ve pişirme tarzı önem kazanır.
Kurban bayramı ve kalbiniz açısından ne gibi önlemler alınmalı?
Yemek düzeni
- Bayramda normal yemek düzeninizi bozmayın.
- Sofrada normal yiyecekleriniz dışında özel çeşitler ya olmasın, ya da tadımlık miktarlarda bulunsun.
- Kahvaltıda ağır gelecek şarküteri çeşitleri, menemen, sucuklu yumurta, kızartma, börek, tatlı ve benzeri çeşitlerden sadece birini ve tadımlık düzeylerde bulundurmayı tercih edin.
- Kurban bayramına özgü olarak kahvaltı sofrasında bulunan kavurma, ciğer, böbrek gibi hayvansal ürünlerden tadımlık tüketin.
- Diğer öğünlerde olabildiğince pilav, makarna, mantı, börek ve benzeri karbonhidrat çeşitlerinden az miktarda garnitür haricinde kaçının. Tüketeceğiniz et ve et ürünlerinde yağda kızartma veya kavurma gibi pişirme yöntemleri yerine haşlama veya ızgara yöntemlerini tercih edin.
- Sofrada porsiyonların küçük tutulmasına dikkat edin.
- Yemekleri az tuzlu veya tuzsuz pişirin.
- Sofrada beyaz ekmek veya pide yerine ince dilimlenmiş tam tahıllı ekmek bulünması daha iyidir.
- Unla yağın kavrulduğu ağır çorbalar yerine daha hafif çorbalarla yemeğe başlayın.
- Çorba ile ana yemek arasında hafif bir zeytinyağlı sebze yemeği olması, ana yemek porsiyonunun ufak olmasına yardım eder.
- Ağır et yemekleri yerine etli sebze yemeklerini tercih edin.
- Sofradaki çeşitleri bol salata, söğüş domates ve salatalık, taze meyve ve zeytinyağlı sebze yemekleri gibi sağlıklı yiyeceklerle çoğaltın.
- Zeytinyağlı dolmaları zeytinyağlı yemek değil, pilav kategorisinde değerlendirin.
- Yemekte servisi uzun aralıklarla yapın ve sohbetle sofrada geçen zamanı uzatın. Yemek süresinin uzaması doyma hissini arttırır ve daha az yemek yenmesini sağlar.
- Sofrada tercihan sadece su veya ev yapımı tuzsuz ayran için, hazır gazlı/gazsız içeceklerden kaçının.
- Yemek arkasından tatlı servisi yapılmasın, tatlı servisi mutlaka yapılacaksa sofradan kalktıktan yarım saat kadar sonra ve ufak porsiyonlarla yapılsın.
- Küçük porsiyonlu süt tatlılarını şerbetli hamur tatlılarına tercih edin.
- Şeker hastası olanlar diyet düzenlerini bozmamalıdır. İnsülin kullanan şeker hastaları için bu durum özellikle önemlidir.
- Tatlı ikramında şeker hastaları atlanmalı ve onlar da bunu alınganlık sebebi yapmamalıdır.
Misafir ikramları
Bayram ziyaretleri önemli gelenekler arasındadır. Bu ziyaretler sırasında bazı noktalara dikkat etmekte yarar vardır.
- Eve gelen misafirlere çikolata ikram edecekseniz tercihan % 70 veya daha fazla kakao içeren bitter çikolataları ikram edin. Şekerleme ikramından kaçının, yerine kuru kayısı, ceviz, badem gibi kuru meyve ve kuruyemişler veya taze meyve ikram etmeyi tercih edin.
- İkram sırasında çay yanına istenmeden şeker koymayın.
- Ağır şerbetli hamur tatlıları yerine ufak porsiyonlu hafif tatlıları ikram edin. Küçük porsiyonlu süt tatlıları, meyveli jöleler veya sütsüz meyveli dondurmalar ikram edilebilir.
- Sofra düzeninizi yemeğe kalan misafir için değiştirmeyin. Misafir sizin hatırınızı saymak için geliyor, sizin yemek yeteneklerinizi denetlemek için değil.
- Misafirliğe gittiğiniz zaman ölçünüzü bilin. Yapılan ikramları gerektiği zaman “hayır, teşekkür ederim” diyerek nezaketle reddedin.
- Özellikle çocukları ve torunları ziyarete gelecek olan annenanneler ve babaanneler onlar için özel yemek yapma konusunu abartmasın. Çocuklar ve torunlar gidince o yemeklerin kalanını kendilerinin yiyeceklerini unutmasınlar.
Bol su için
Ne kadar kaçınmaya uğraşsanız da, bayramda gereğinden tuzlu veya tatlı yemek zorunda kalabilirsiniz. İçtiğiniz su miktarının artması, özellikle fazla tuzlu yemek zorunda kaldığınızda tuzun vücudunuzdan kolaylıkla atılmasına yardımcı olacaktır. Başka içecekler değil, su için. Fazla yediğiniz için soda içtiğinizde bile yine tuz almış olursunuz.
Kurban bayramı ve kalbiniz ilişkisi kalp krizine neden olmasın
Bayram ve kalbiniz ilişkisinde ağır, tuzlu ve tatlı yiyeceklerin fazla tüketilmesi kan şekerinin ve kan yağlarının anormal yükselmelerine yol açabilir. Bu durum da kalp krizlerini ve ani ölümleri tetikleyebilir. Bu nedenle bayramda yemek konusunda ölçülü olmakta büyük fayda vardır.
İstediğim gibi yiyip içeyim, ilacımı veya insülini arttırırım demeyin
Bayram ve kalbiniz ile ilgili olarak bu şekilde sorunu çözmüş değil, ortalığı daha fazla karıştırmış olursunuz. Diyabet, kalp ve damar hastalıkları, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanlar uyguladıkları diyete bayram süresince de uymaya özen göstermelidir. Bayram diyet ve ilaç düzenini değiştirmenin gerekçesi olmamalıdır.
Son söz
Bayram üç gün sonra bitecek. Bayram sırasında altüst olan şekerinizi tansiyonunuzu ve onların yaratacağı sorunları düzeltmek için uzun süre uğraşmak istemiyorsanız, lütfen bayram süresince dikkatli olun.
Siz kendinize dikkat edin ki, mutlu ve huzurlu bir bayram geçiresiniz. Gelen bayramın hepimize sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi dileğiyle…
Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.