Hipoglisemi

Hipoglisemi

Paylaşın!

Kan şekerinin fazla düşmesi anlamına gelen hipoglisemi genellikle diyabetlilere ait bir sorun olsa da, diyabetli olmayanlarda da görülebilir.

Hipoglisemi nedir?

Kan şekerinin 70 mg/dl altına düşmesi hipoglisemi olarak tanımlanır. Aslında rakam çok önemli olmamakla birlikte, belirtilerin olması daha önemlidir ve belirtilerle kan şekerinin her zaman uyumlu olması gerekmez.

Hipoglisemi belirtileri

Hipoglisemi belirtileri şekerin düşmesi sonucu ortaya çıkan stres tepkisi belirtileri (katekolaminlerin artışına bağlı belirtiler) ve glikozla beslenen beyin hücrelerinin beslenememesine bağlı belirtiler (nöroglikopenik) olarak ikiye ayrılır.

Aşağıdaki tabloda stres tepkisi belirtileri siyah renkte, nöroglikopenik belirtiler mavi renkte gösterilmiştir.

Hafif- orta derecede– Gerginlik ve/veya titreme
– Terleme
– Solgunluk
– Açlık hissi
– Çarpıntı ve/veya ritm bozukluğu
– Baş ağrısı
– Görme bulanıklığı
– Uyuklama veya aşırı yorgunluk
– Sersemlik ve dengesizlik
– Zihin bulanıklığı ve/veya oryantasyon bozukluğu
– Koordinasyon bozukluğu
– Gerginlik ve sinirlilik
– Tartışmaya ve dövüşmeye yatkınlık
– Davranış veya kişilik değişimi
– Ko
nsantrasyon bozukluğu
– Gevşeklik
Ağır– Yiyememek ve içememek
– Konvulsiyonlar ve nöbetler
– Şuur kaybı
Uykuda– Ağlayarak uyanma veya korkulu rüya görme
– Pijamaları ve çarşafları ıslatacak ölçüde terleme
– Uyandıktan sonra aşırı yorgunluk, gerginlik veya zihin bulanıklığı
Sık rastlanan hipoglisemi belirtileri
Sık rastlanan hipoglisemi belirtileri

Hipoglisemi nedenleri

Diyabetlilerde

  • Gereğinden fazla insülin yapmak veya insülin salgılatan ilaç (sülfonilüreler ve glinidler) kullanmak
  • İnsülini veya ilaçları düzensiz kullanmak
  • Kısa etkili insülin veya insülin salgılatan ilaç (sülfonilüreler ve glinidler) kullandıktan sonra
    • öğün atlamak
    • yeterli karbonhidrat almamak
  • Olağandan fazla fiziksel aktivite yapmak
  • Fazla alkol (özellikle yemek yemeden alkol içmek)
  • Metabolizmayı hızlandıran akut hastalıklar
  • Ani ısı değişiklikleri, özellikle sıcağa maruz kalmak
  • Mide boşalmasının gecikmesi (gastritler veya mide asidini azaltan ilaçlar)
  • Hipoglisemiyi tetikleyebilen ilaçlar
    • Beta blokerler (özellikle yüksek doz atenolol ve propranolol)
    • Cibenzolin ve kinidin (ritm bozukluğu için kullanılırlar)
    • Kinin (sıtma ilacı)
    • Enfeksiyonlara karşı kullanılan kimi ilaçlar (gatifloksasin, pentamadin, co-trimoksazol)
    • İndometasin
    • İnsülin veya insülin salgılatan ilaçlarla (sülfonilüreler ve glinidler) birlikte kullanıldığı zaman diğer diyabet ilaçları (metformin, SGLT2 inhibitörleri, tiazolidinedionlar)

Diyabetli olmayan kişilerde hipoglisemi

Hipoglisemiye yatkın kişiler

  • obezler
  • ailesinde diyabet bulunanlar
  • insülin direnci veya prediyabet bulunanlar
  • başka sağlık problemleri olanlar
  • Mide ameliyatı (mide küçültücü cerrahi veya obezite cerrahisi) geçirenler

Diyabetli olmayan kişilerde hipoglisemi nedenleri

Reaktif hipoglisemi

Reaktif hipoglisemi genellikle yemekten sonraki yarım saat ile iki saat arasında ortaya çıkar. Bu durumun nedeni yemekle yükselen kan şekerine karşı aşırı insülin salgılanmasıdır. Özellikle şekerli veya rafine karbonhidratlı gıdalardan sonra daha sık görülür. Reaktif hipoglisemi insülin direnci veya prediyabet belirtisi olarak kabul edilir.

Mide boşalmasının hızlandığı midede asit fazlalığı veya mide küçültücü cerrahi yada obezite cerrahisi geçirenlerde de benzer durum ortaya çıkar. Bu duruma dumping sendromu adı verilir.

Reaktif olmayan hipoglisemi

Reaktif olmayan hipogliseminin yemeklerle ilişkili olması şart değildir ve genellikle altta yatan bir etken mevcuttur.

  • Yanlışlıkla veya kasdi olarak (intihar veya zarar verme maksadıyla) insülin yapılması veya insülin salgılatan ilaç (sülfonilüreler ve glinidler) kullanılması
  • Gebelik
  • Fazla alkol kullanımı
  • Kalp, karaciğer ve böbrek yetersizlikleri
  • Anoreksiya ve bulimia gibi kimi yeme bozuklukları
  • İnsülin salgılayan pankreas tümörleri (insülinoma) ve diğer endokrin pankreas salgı bozuklukları
  • Hipofiz veya böbreküstü bezi yetersizliği gibi kimi hormon eksiklikleri
  • Hipoglisemiyi tetikleyen ilaçlar
    • Beta blokerler (özellikle yüksek doz atenolol ve propranolol)
    • Cibenzolin ve kinidin (ritm bozukluğu için kullanılırlar)
    • Kinin (sıtma ilacı)
    • Enfeksiyonlara karşı kullanılan kimi ilaçlar (gatifloksasin, pentamadin, co-trimoksazol)
    • İndometasin

Şeker düzeyi normal bulunan hipoglisemi

Beyin hücreleri glikozla beslenir. Bu nedenle, hipoglisemide beyin hücreleri beslenemediği için buna bağlı belirtiler ortaya çıkar. Bu duruma nöroglikopeni adı verilir.

Genellikle diyabet tedavisinde kan şekeri hızlı düşürüldüğü zaman (genellikle hızlı insülin tedavisi) kandaki şeker normal (bazen de normalden yüksek) olmasına rağmen, merkez sinir sisteminde glikoz miktarı hızla azalır ve kandaki glikoz kan- beyin bariyerini yeterince hızlı aşamadığı için hipoglisemiye bağlı sonuçlar ortaya çıkabilir.

Ancak bu durum sadece diyabete bağlı değildir. Diyabetik olmayanlarda da bu durum bazen fazla alkol etkisiyle, mideyi küçülterek yada gastrik bypass şeklinde yapılan mide ameliyatları sonrasında veya beyne glikoz taşıyan kimi mekanizmalardaki defektler sonucunda da görülebilir.

Bu tabloda kan şekeri normal ve hatta bazen yüksek bulunmasına rağmen nöroglikopenik hipoglisemi belirtileri saptanır.

Belirti vermeyen hipoglisemi

Özellikle ileri diyabetlilerde ortaya çıkan sinir hasarı sonucunda hipoglisemi hiç belirti vermeyebilir veya bir takım duygudurum değişiklikleri şeklinde kendisini gösterebilir. Bu hastalarda düzenli kan şekeri takibiyle şeker dalgalanmalarını izlemek çok yararlı olur.

Somogyi etkisi

Kimi zaman hipoglisemi sonucunda vücudun tepkisi ile depolardan kana verilen şeker miktarı artar. Bu nedenle, hipoglisemi sırasında şeker düşük bulunmasına rağmen takip eden saatlerde ölçülen şeker yüksek bulunur. Bu duruma Somogyi etkisi denir. Somogyi etkisi bir rebound (geri tepme) fenomenidir ve nedeni genellikle diyabet takip ve tedavisindeki aksamalardır (insülin ve/veya ilaç düzeninde bozukluk ya da diyet ve egzersiz düzenindeki değişiklikler gibi). Bu durum doktorla işbirliği içinde çözülmelidir. Yüksek bulunan kan şekeri nedeniyle insülin veya ilaç dozunu arttırmak genellikle bu tabloyu daha da ağırlaştırır.

Hipoglisemi tedavisi

Korunma

  • Özellikle insülin veya insülin salgılatan ilaç (sülfonilüreler ve glinidler) kullanan diyabetlilerde düzenli kan şekeri takibi
  • Diyabetlilerde stabil bir fiziksel aktivite düzeyi gereğinde fiziksel aktivitenin kontrollü ve kademeli olarak arttırılması
  • Günlük öğünlerin zaman ve miktar açısından stabil olması
  • Özellikle diyabetlilerde ve insülin direnci olanlarda ara öğünler
  • Şekerli yiyecek ve içeceklerle nişastadan zengin (beyaz un ve beyaz pirinç) yiyeceklerden kaçınmak ve tam tahıllar ve baklagiller gibi kompleks karbonhidratları tercih etmek
  • Doktorun ve diyet uzmanının önerilerine göre hareket etmek
  • Hipoglisemi hakkında hastayı ve yakın çevresini bilgilendirmek

Hafif- orta derecede hipoglisemi tedavisi

Yukarıdaki hipoglisemi belirtilerinden bir veya birkaçı gözlenirse, mümkünse kan şekeri ölçülmeli ve eğer kan şekeri 70 mg/dl veya altındaysa 15 gram karbonhidrat alınmalıdır. Kan şekeri ölçülemiyorsa, yine de hipoglisemi kabul etmek doğru olur. Bunun için aşağıdakilerden birisini uygulamak gerekir.

  • Eğer varsa dört glikoz tableti veya dört adet kesme şeker
  • Yarım fincan şekerli içecek (meyve suyu veya gazoz)
  • Bir çorba kaşığı şeker, bal veya pekmez
  • İki çorba kaşığı kuru üzüm

Bunların yapılmasından sonra 15 dakika bekleyerek mümkünse kan şekeri yeniden ölçülmeli ve normale döndüğü veya hipoglisemi belirtilerinin geçtiği görülmelidir. Eğer düzelme olmamışsa, 15 gram daha karbonhidrat alınarak yine 15 dakika sonra kontrol yapılmalı ve bu durum kan şekeri ve/veya belirtiler normale dönene kadar sürdürülmelidir. Bu uygulamaya 15/15 kuralı denir.

Hipogliseminin düzeltilmesinden sonra, eğer planlı yemek öğününe bir saatten daha fazla zaman varsa, galeta, kraker gibi bir atıştırmalık veya bir meyveyle bir ara öğün planlanmalıdır.

Eğer hipoglisemiye neden olan etken bilinmiyorsa ve hipoglisemi atakları birkaç kez tekrar ederse doktorla görüşülüp bunun nedeni araştırılmalıdır.

Ağır hipoglisemide tedavi

Ağır hipoglisemi tedavisi daima hastanede yapılmalıdır. Hastane dışında ve doktor gözetimi olmaksızın ağır hipoglisemiye müdahale etmek doğru değildir.

Gece hipoglisemisinde tedavi

Diyabetlilerde gece hipoglisemi genellikle insülin veya insülin salgılatıcı ilaç planlamasının uygunsuz olması sonucunda ortaya çıkar. Bu durumda doktorla görüşülerek ilaç tedavisi gözden geçirilmelidir. Gece hipoglisemisi belirtileri varsa ve sabah ölçülen kan şekeri yüksek çıkıyorsa, mutlaka Somogyi etkisi düşünülmelidir.

Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.

Randevu alın