Tarçının yararları çok eskiden beri bilinmekte ve geleneksel tıpta çeşitli sağlık sorunları için binlerce yıldan beri kullanılmaktadır.
Tarçın, antioksidanlar ve diğer yararlı bileşikler açısından zengindir. Bazı araştırmalar, kan şekeri kontrolünü desteklemeye, kalp hastalığına karşı korumaya ve enflamasyonu azaltmaya yardımcı olabileceğini düşündürmektedir.
Tarçın, tıbbi özellikleri nedeniyle binlerce yıldır kullanılan bir baharattır. Son yıllarda modern bilimsel araştırmalar tarafından da da tarçının yararlarının çoğu doğrulanmaya başladı.
İşte tarçının bilimsel araştırmalarla desteklenen faydaları.
Tarçın, Cinnamommum cinsi ağaçların iç kabuğundan yapılan bir baharattır. Bu amaçla ağaçların dalları kesilir ve iç kabuk çıkartılarak rulolar halinde kurutulur. Tarçın çubukları kuruduktan sonra toz tarçın oluşturmak üzere öğütülebilir.
Pek çok tarçın türü olmasına rağmen, en yaygın olarak Seylan tarçını ve Çin tarçını kullanılır. Bu cinsler arasında farklar vardır.
Eski Mısır’a kadar uzanan tarih boyunca bilinen bu nadir ve değerli olan bu baharat krallara layık bir hediye olarak görülüyordu.
Tarçının belirgin kokusu ve tadı, sinnamaldehit adı verilen bir bileşik içeren yağlı kısımdan kaynaklanmaktadır. Tarçının yararlı metabolik etkilerinin çoğundan da bu bileşikten kaynaklandığı düşünülmektedir.
Aşağıda tarçının yararları bilimsel destekleriyle birlikte gösterilmiştir:
Antioksidanlardan zengindir
Tarçın, polifenoller dahil olmak üzere güçlü antioksidanlarla yüklüdür. Tarçın etkisiyle kandaki antioksidan düzeylerinin artabildiği ve enflamasyon parametrelerinin gerileyebildiği gösterilmiştir.
Enflamasyon azaltıcı etkileri vardır
Tarçın bu konuda faydalı olabilir. Çalışmalar, bu baharatın ve antioksidanlarının güçlü enflamasyon azaltıcı özelliklere sahip olduğunu göstermektedir.
Kalp hastalıklarından koruyabilir
Kolesterol yüksekliği ve hipertansiyon kalp hastalığı açısından önemli risk faktörleridir.
Günde 1,5 gram (yaklaşık 3/4 çay kaşığı) tarçın takviyesi trigliserit, total kolesterol ve LDL kolesterol düzeylerini azaltabilmektedir.
Diğer taraftan, 8 hafta veya daha uzun süreli tarçın tüketimi hipertansiyonu olan kişilerde kan basıncının düşmesine de katkıda bulunmaktadır.
Bu faktörler birlikte düşünüldüğünde, tarçının kalp hastalığı riskini azaltabileceği anlaşılmaktadır.
İnsülin direncini azaltabilir
Tarçının yararları arasında en fazla bilinenlerden biri insülin direncini azaltabilmesidir. İnsülin direnci metabolik sendrom, tip II diyabet, hipertansiyon ve kalp damar hastalığı riskinde artış ile yakından ilişkilidir. Tarçın, insülin duyarlılığını artırarak kan şekeri düzeylerini düşürebilir ve daha iyi kan şekeri kontrolünü destekleyebilir.
Kan şekerini düşürmeye yardımcı olur
İnsülin direnci üzerindeki yararlı etkilerinin yanı sıra, tarçın kan şekerini başka mekanizmalarla da düşürebilir.
Birincisi, tarçının yemekten sonra kan dolaşımına giren şeker miktarını azalttığı gösterilmiştir. Tarçın bu etkisini iki farklı eşekilde yapar.
Birincisi, tarçın sindirim sisteminde karbonhidratların parçalanmasında görev alan çok sayıda enzimin etkisini değiştirir. İkinci olarak da, tarçındaki bir bileşik hücrelere şeker girişini kolaylaştırmak üzere insülinin etkilerini taklit edebilir.
Nitekim, yapılan çalışmalarda tarçın etkisiyle diyabetlilerde kan şekeri profilinin, Hemoglobin A1c düzeylerinin ve lipid profilinin olumlu etkilendiği gösterilmiştir. Kişinin vücut kitle indeksi ne kadar yüksekse, olumlu sonuçlar da o kadar belirgindir. Etkili doz günde 1-6 gr veya yarım ila 2 çay kaşığı arası tarçındır.
Nörodejeneratif hastalıklar üzerinde olumlu etkileri vardır
Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklarda olumlu etki göstermesi de tarçının yararları arasındadır. 2014 yılında Parkinson hastalığı olan fareler üzerinde yapılan bir çalışmada tarçının nöronların korunmasına, normalleştirilmiş nörotransmiter seviyelerine ve motor fonksiyonların iyileştirilmesine yardımcı olduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte, bu etkilerin insanlarda daha fazla çalışılması gerekmektedir.
Kansere karşı koruma sağlayabilir
Tarçın, kanseri önleme ve tedavi etme potansiyel kullanımı açısından geniş çapta incelenmiştir. Genel olarak kanıtlar, tarçın özlerinin kansere karşı koruyabileceğini öne süren deneysel çalışmalar ve hayvan çalışmaları ile sınırlıdır. Tarçın kanser hücrelerinin büyümesini ve tümörlerde kan damarlarının oluşumunu azaltarak etki eder ve kanser hücreleri için toksik gibi görünerek hücre ölümüne neden olur. Bununla birlikte, tarçının insanlarda potansiyel kanser önleyici etkilerini değerlendirmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Bakteri, virüs ve mantar enfeksiyonlarına karşı koruyucudur
Tarçının ana aktif bileşenlerinden biri olan sinnamaldehit, çeşitli enfeksiyon türlerine karşı faydalı olabilir. Bunların başında mantarlar, virüsler ve bakteriler gelir. Bu şekilde, tarçının antimikrobiyal etkileri diş çürümelerini önlemeye ve ağız kokusunu azaltmaya da yardımcı olabilir. Bununla birlikte, kanıtlar çoğunlukla deneysel çalışmalar ile sınırlıdır, bu nedenle insanlarda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.
