Hücre enerji metabolizmasının önemli bir aracısı olan NADH vücutta doğal olarak bulunur ve bu madde destek olarak da kullanılır.
NADH nedir?
NADH (nikotinamid adenin dinükleotid) bir koenzimdir ve hücrelerde enerji üretimi sürecinde önemli bir rol oynar. NADH, birçok biyokimyasal reaksiyonda elektron taşıyıcısı olarak görev yapar ve bu süreçte ATP üretimi sağlar.
NADH, glikoliz ve Krebs döngüsü gibi enerji üretimindeki metabolik yolaklarda üretilir. Bu süreçlerde, karbonhidratlar, yağlar ve proteinler yakılır ve ATP üretilir. Bu oksidasyon sürecinde, NADH, elektronları taşıyan bir ara üründür.
NADH, hücre içindeki mitokondri zarında bulunan bir dizi enzim olan elektron taşıyıcı zincirinde kullanılır. Bu zincirde, NADH’den elektronlar çekilir ve zincirdeki diğer elektron taşıyıcılarına geçirilir. Bu süreçte, elektronlar zincir boyunca taşınırlar ve bir dizi redoks reaksiyonu gerçekleştirilir. Bu reaksiyonlar sonucunda, enerji serbest kalır ve ATP sentezi için kullanılır.
NADH, elektronların taşınmasında bir araç olduğundan, hücrelerde birçok biyokimyasal reaksiyonun da düzenlenmesinde rol oynar. Örneğin, NADH kolesterol sentezi, yağ asidi sentezi, amino asit metabolizması ve diğer birçok metabolik yolda kullanılır.
Mitokondrideki etkiler
Vücudumuz tarafından üretilen NADH vücutta enerji yapımında yer alır ve bu maddenin mitokondrinin çalışmasını hızlandırdığı düşünülmektedir.
Mitokondri, enerjinin (ATP) üretildiği hücrelerin güç evleridir. Mitokondri, vücudunuzun her hücresindeki motorlar veya enerji üreticileri gibidir. Hücrelere ATP formunda enerji sağlarma işlevinde NADH kilit rol oynar. Bu işlemde NADH’nin oksitlenmiş koenzim Q10’u (ubikinon) indirgenmiş formuna (ubiquinol) dönüştürdüğü ve daha sonra bir katalizör haline geldiği bir kimyasal reaksiyonda sirtuinler yer alır. Bu reaksiyon mitokondrinin ATP üretmesini mümkün kılar. Mitokondriye giren her NADH molekülü için üç ATP molekülü üretilir. NADH olmadan mitokondri enerji üretemez ve hücre ölür.
Sirtuinler
Sirtuinler, hücrelerde bir dizi biyokimyasal reaksiyonu düzenlerler. Özellikle, sirtuinlerin aktivasyonu, enerji metabolizmasını ve hücresel stres yanıtını düzenleyen çeşitli mekanizmaları etkiler. Sirtuinler, NAD+ bağımlı bir enzim ailesi olarak bilinirler ve NAD+ varlığı sirtuinlerin aktivasyonu için önemlidir.
Sirtuinler, hücrelerde yaşlanma, metabolizma ve stres yanıtı ile ilgili bir grup protein enzimidir. Sirtuinlerin çalışmaları, özellikle yaşlanma ve yaşam süresiyle ilgili araştırmalarda son yıllarda ilgi odağı olmuştur.
Sirtuinlerin bir diğer önemli özelliği, hücrelerdeki epigenetik modifikasyonları düzenlemesidir. Bu modifikasyonlar, DNA metilasyonu ve histon deasetilasyonu gibi mekanizmaları içerir. Sirtuinler, histon proteinleri üzerindeki asetil grubunu uzaklaştırarak gen ifadesini düzenleyebilirler.
Sirtuinlerin aktivasyonu ayrıca hücre yaşlanmasını geciktirebilir. Bunun nedeni, sirtuinlerin yaşlanma ile ilişkili bir dizi moleküler işlemin düzenlenmesinde önemli bir rol oynamasıdır. Sirtuinlerin aktivasyonu ayrıca oksidatif stres, inflamasyon ve diğer stres faktörleri ile ilişkili olan hücresel hasarı azaltabilir.
Sirtuinlerin etkileri, yaşam süresi üzerindeki etkileri nedeniyle de araştırılmaktadır. Bazı araştırmalar, sirtuin aktivitesinin yaşam süresini artırabileceğini göstermiştir. Ancak, sirtuinlerin potansiyel yararları henüz tam olarak anlaşılmamıştır ve araştırmalar devam etmektedir.
Sonuç olarak, sirtuinler, hücrelerde birçok biyokimyasal reaksiyonu düzenleyen, yaşlanma, metabolizma ve stres yanıtı ile ilişkili bir grup protein enzimidir. Sirtuinlerin etkileri hücre yaşlanması, metabolizma, oksidatif stres ve inflamasyon gibi birçok biyolojik süreç üzerindeki etkileri nedeniyle incelenmektedir.
NADH zihinsel berraklığı, uyanıklığı, konsantrasyonu ve hafızayı geliştirmek ve bunların yanı sıra demans tedavisinde kullanılmaktadır. Enerji üretimindeki rolü nedeniyle bu ajan atletik performansı iyileştirmek ve kronik yorgunluk sendromunu tedavi etmek için de kullanılır. Ayrıca, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, jet lag, depresyon ve Parkinson hastalığını tedavi etmek için; alkolün karaciğer üzerindeki etkilerine karşı; yaşlanma belirtilerini azaltmak için ve zidovudin (AZT) adı verilen bir AIDS ilacının yan etkilerine karşı koruma için de bu madde kullanılabilir.
Gıdalar NADH İçerir Mi?
NADH gıdalarda, özellikle et, kümes hayvanları ve balıkların kas dokusunda ve mayalı gıdalarda bulunur. Bununla birlikte, vücudun yenilen gıdalardan alındığında yararı olup olmadığı bilinmemektedir.
NADH suplemanları
NADH (nikotinamid adenin dinükleotid hidrojen) suplemanları, vücuttaki NAD+ seviyesini artırarak sirtuin aktivasyonunu teşvik edebilir. NADH, hücrelerin enerji üretimi için gerekli olan NAD+ moleküllerinin üretiminde bir ara maddedir. NADH suplemanları, yaşlanma, oksidatif stres ve diğer stres faktörleriyle ilişkili hücresel hasarı azaltmak için sirtuin aktivasyonunu artırmak için kullanılabilir.
Supleman olarak verilen NADH molekülü boyutları nedeniyle hücre membranını geçemese bile, sirtuinleri aktive ederek bir çok mekanizma üzerine etki edebilir. Sirtuin aktivasyonu, hücrelerin yaşlanma, metabolizma ve stres yanıtı ile ilişkili birçok biyolojik süreci düzenler. Sirtuin aktivasyonunun artırılması, yaşlanma belirtilerini azaltabilir, hücre sağlığını koruyabilir ve yaşam süresini artırabilir.
Hücre içindeki NAD+ düzeyleri yaşla birlikte azalır ve bu da sirtuin aktivitesini düşürür. Bu nedenle bu suplemanlar yaşlanma süreci ve yaşa bağlı hastalıklarla mücadele etmek için potansiyel bir tedavi seçeneği olarak araştırılmaktadır.
NADH suplemanları için kullanım alanları arasında kronik yorgunluk sendromu başta gelmektedir. Bu supleman bu alanda tek başına, koenzim Q10 ile kombine olaral veya ilaç tedavisine destek olarak kullanılabilir.
Sağlıklı bireyler aşağıdaki etkilerinden ötürü bu takviyeden yarar sağlarlar.
- Enerjiyi artırır ve yorgunluğu azaltır
- Antioksidan ve serbest radikal temizleyici etkileriyle bağışıklık sistemini destekler
- Hafızayı, odaklanmayı ve zihinsel netliği artırır
- Serotonin, dopamin ve noradrenalin gibi nörotransmiterlerin oluşumunu destekler
- Ruh halini ve duygusal dengeyi iyileştirir
Aşağıdaki durumlarda ise bu suplemanların etkili olduğu bildirilmekle birlikte, bunu destekleyecek yeterli kanıt yoktur.
- Parkinson hastalığı
- Depresyon
- Jet lag
- Yüksek tansiyon
- Atletik performansın iyileştirilmesi
- Hafızayı ve konsantrasyonu geliştirmek
- Yaşlanma belirtilerini azaltmak
- Kolesterol seviyelerini düşürmek
- Alkolün karaciğer üzerindeki etkilerini azaltmak
- AIDS tedavisinde kullanılan zidovudin (AZT) ilacının yan etkilerine karşı koruma
Bu supleman ağız yoluyla günde 20 mg’a kadar kullanılabilir ve uygun şekilde kullanıldığında kullanıcılar için 12 haftaya kadar güvenli görünmektedir. Çoğu insan, her gün önerilen 10 – 20 mg miktarı alırken herhangi bir yan etki yaşamaz. Ancak, hamilelik ve emzirme döneminde NADH kullanımı hakkında yeterli bilgi yoktur bu nedenle kullanmaktan kaçınılması önerilmektedir. Diğer ilaç ve takviyelerle olan etkileşimler için ise yeterli veri yoktur.
Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.