Kalp krizi sıklığı toplumda çok yüksek. Rakamlar ortalama her üç erişkinden birinin ölüm sebebinin kalp hastalıkları olduğunu gösteriyor. Hastaların % 20- 30 kadarı ani ölümle kaybediliyor. Ancak bireysel olarak alınan kararlar ve önlemlerle bu rakamlar tersine çevrilebiliyor ve kalp hastalıkları riski azaltılabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), her yıl 17.3 milyon insanın kalp ve damar hastalıkları nedeniyle öldüğünü, bunun tüm ölümlerin % 32’sini oluşturduğunu bildiriyor. Üstelik bu ölümlerin dörtte üçü düşük ve orta gelirli ülkelerde gözleniyor.
Türkiye’de koroner kalp hastalığı, ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Ülkemizde her yıl 400 bin civarında yeni koroner kalp hastası ortaya çıkıyor, 200 bin kişi de kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybediyor. Bu oran neredeyse trafik kazası nedeniyle yaşanan ölümlerin 30 katı.Korunmak için öncelikle hareketli bir yaşamın benimsenmesi, Akdeniz diyetiyle beslenilmesi, sigara içilmemesi, yüksek kolesterol, metabolik sendrom ve yüksek tansiyon gibi sorunların da mutlaka kontrol altına alınması gerekiyor.
Kalp ve damar hastalıkları arasında kalp krizi sıklığı en fazla ve ikinci sırada inme bulunuyor. En çok dikkat edilmesi gereken rahatsızlıkların başında ise koroner kalp hastalığı geliyor. Koroner kalp hastalığı sorunu yaşayan her 100 kişiden 25’i herhangi bir belirti olmadan ani ölümle karşılaşıyor. Koroner kalp hastası olanların ancak %30’u başına bir iş gelmeden önce bunu öğrenebiliyor.
Aşağıda Sağlık Bakanlığı 2018 istatistiklerine göre kadınlarda ve erkeklerde ölüm nedenleri görülüyor. Kadınlar kalp krizi sıklığı ve kalp hastalıklarından ölüm açısından erkekleri geride bırakmış durumda
- Araştırmalara göre kadınların %39’u en çok meme kanserinden korkuyor. Kalp hastalığından korkan kadınların oranı ise sadece % 32.
- Kadınlar kalp hastalığını daha çok erkek hastalığı olarak algılıyorlar. Oysa istatistiklere göre kadın kalbi daha sorunlu. Her yüz kadından 42 tanesi kalp damar hastalıklarından kaybedilirken, meme kanserinden ölen kadın oranı sadece % 2, tüm kanserlerden ölen kadın oranı ise % 16.Kadınların % 42‘sinin ölüm nedeni kalp ve damar hastalıkları.
- Kalp ve damar hastalığı olan kadınların Alzheimer ve diğer bunama sorunlarına yakalanma olasılığı iki kat artıyor. Bu durum hipertansiyon ve diyabet için de geçerli.
- Tüm inmelerin yaklaşık % 60’ını kadınlar geçiriyor.
- Kadınların yüzde 90’ında kalp hastalığına sebep olan risk faktörlerinden en az birine rastlanıyor.
- Kadın kalbi için riskler arasında hipertansiyon, diyabet, sigara kullanımı, hiperlipidemi (kolesterol yüksekliği), hareketsizlik, obezite ve yaşın ilerlemesi yer alıyor.
- Kadınlar kalp hastalıklarına aldırmadıkları için kendilerine daha az dikkat ediyor ve hareketsizlik, obezite ve sigara kullanımı artıyor.
- Diyabet kadınlarda kalp hastalığı riskini 3-7 kat artırırken, erkeklerde 2-3 kat artıyor.
- Sigara içen kadınlarda kalp krizi, içmeyenlere göre 10 yıl daha erken oluyor ve kalp krizi ve inme riski 4-6 kat artıyor.
- Menopoz öncesi kadınlarda risk sigara içiyorsa 4 kat, 2 yıldan daha uzun doğum kontrol hapı kullanmışsa 2,5 kat artıyor, sigara ve doğum kontrol hapı birlikteliğinde risk 10 kat artıyor.
Yine kadınlar tansiyon ve kolesterol yüksekliğine de pek fazla aldırmadıkları için risk altında. Halbuki uygun tarama yöntemleri kullanılarak kalp krizi geçirme riskini hesaplamak ve gerekli önlemleri alarak bu riski önemli ölçüde azaltmak mümkün.
Koroner kalp hastalıkları büyük ölçüde diğer kalp sorunlarına da zemin oluşturuyor ve sorunun temelinde “damar yaşlanması” yatıyor. Çağdaş tıbbın kurucularından Dr. William Osler’in “İnsan damarlarının yaşındadır” sözü hala geçerli ve qamarın yaşlanması büyük ölçüde doğumla başlayan bir süreç. İnsanın yaşı ilerledikçe damar sertliğinin de ilerlediğini görüyoruz. Bu açıdan kalp hastalıklarının önlenmesi, aslında yaşlanmanın önlenmesi anlamına da geliyor. Kalp hastalıklarını önlemek için önce damar sağlığını korumak gerek.
Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.