Son zamanlarda “Yiyeceğiniz ilacınızdır” şeklinde bir görüşü giderek daha sık duymaya başladık. Konuya daha yakından bakarsak, gerçekten yiyecek ilaç mıdır?
Çeşitli kronik hastalıklarda belli bir diyet sisteminin önemi yadsınamaz. Diyabet, kalp ve damar hastalıkları, hipertansiyon, lipid bozuklukları, böbrek ve karaciğer hastalıkları ve çeşitli mide- barsak hastalıkları gibi sorunlar için diyet tartışılmaz öneme sahiptir. Ayrıca, sağlıklı beslenme de çeşitli sorunlardan korunmak konusunda yadsınamaz rol oynar. Dünya Sağlık Örgütü de sağlıklı beslenmenin bağışıklık sistemi açısından önemini vurgulamaktadır.
Yüzyıllardan beri çeşitli geleneksel tıp sistemlerinde yiyecekler ilaç olarak kullanılmaktadır. Ancak, çağdaş görüşler ışığında bu uygulamaların geçerliliği çok tartışmalıdır. Sağlıklı beslenme ve belli bir gıda maddesini ilaç olarak kullanmak birbirinden çok farklı konulardır.
Yiyecek ilaç mıdır kavramı, belli bir diyet programının konusunda iki boyut söz konusudur. Bunlardan birincisi doğal yetiştirilmiş ve çok az işlenmiş çoğu bitkisel temelli tam gıdalarla bir hastalığın önlenmesi, belirtilerinin hafifletilmesi veya iyileştirilmesi için kullanılması, ikincisi sağlıklı kalmak veya kimi sorunları önlemek yada tedavi etmek için bazı gıdalardan kaçınılması, üçüncüsü ise belli bir gıdanın içindeki mikrobesleyicilerin tedavi edici veya önleyici olarak kullanılmasıdır.
DASH diyeti ve Akdeniz diyeti gibi beslenme düzenlerinin hipertansiyon ve kalp damar hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi konusundaki önemleri büyüktür. Ayrıca, diyabette diyetteki lif miktarının arttırılmasının kan şekerinin kontroünü kolaylaştırarak damar ve sinir hasarlarını önlediği de bilinmektedir. Diyet kalitesinin artması semptomların azalmasını ve yaşam kalitesinin artmasını da sağlayabilir.
Diğer taraftan, günümüzde kronik hastalıklar sağlık sistemi masraflarının % 80 üzerindeki kısmına neden olmaktadır. Uygun beslenme sistemlerinin kullanılmasıyla önemli ölçüde sağlık maliyeti düşüşü sağlanabilir. Nitekim, düşük sosyoekonomik düzeye sahip kesimlerde kronik hastalıkların miktar ve şiddetindeki fazlalığın muhtemel nedenleri arasında sağlıklı gıdaya erişim güçlüğü de olsa gerektir.
Buna karşılık, beslenme bir sorunun tek tedavisi olamaz. Kronik hastalıklar yapıları itibariyle kompleks sorunlardır ve tek boyutlu tedavi yaklaşımları sonuçsuz kalmaya mahkumdur. Beslenme düzeni tedavinin önemli bir parçasıdır, ancak tümü değildir.
Bir başka önemli konu da, beslenme ve kronik hastalıklar ilişkisinin genelde küçük çaplı, gözlemsel ve anektodal yaklaşımlara dayanmasıdır. Ayrıca, tedavi amacıyla tek yönlü beslenmeye yönelmek başka besleyicilerden mahrum kalmak anlamına gaelebilir. Dengeli bir beslenme sisteminden vazgeçmemek gerekir. Besin ilaç etkileşimleri de başka bir önemli husustur ve genellikle ihmal edilmektedir.
Sonuçta, yiyecek ilaç mıdır sorusu tek yönlü kalmaya mahkumdur. Kronik hastalıklarda beslenmenin önemi yadsınamaz, ama beslenme tedavi veya korunmanın tümünü oluşturamaz.
Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.