Tamamlayıcı ve alternatif tıp

Tamamlayıcı ve alternatif tıp

Paylaşın!
Okuma süresi: 5 dakika

Tamamlayıcı ve alternatif tıp giderek daha fazla rağbet görüyor. Bu uygulamalar hakkındaki spekülasyonlar ise çok çeşitli.

Tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulamalarını biliyor musunuz? Cevizi bir bardak suya koyup sabaha kadar beklettikten sonra sabah önce o suyu içip sonra o cevizleri yiyor musunuz? Hiç belinizi çektirdiniz mi? Kekik suyu içiyor musunuz? Yaralanan elinize hiç tütün bastınız mı? Sigarayı bırakmak ya da zayıflamak için akupunktur yaptırdınız mı? Romatizma bileziği takıyor musunuz ya da saç dökülmesine karşı saçınıza çemen sürdünüz mü? Midenizi bozduğunuzda nane limon kaynatıyor musunuz?

Bu ve benzer uygulamalarla sıklıkla çevremizde karşılaşıyoruz. Bunlar klasik tıbbi anlayışın dışında kalan ve özellikle de tıp çevreleri tarafından hiç de hoş karşılanmayan, cehalet alameti sayılan ve çoğu zaman da alay konusu olan bir takım uygulamalar durumunda. Peki bu uygulamalar gerçekten saçma sapan, aslı astarı olmayan bir takım davranışlar mı?

Tamamlayıcı ve alternatif tıp nedir?

Klasik batı tıbbının dışında kalan bu ve benzeri uygulamalar tüm dünyada yaygın ve bilim ve teknolojideki tüm gelişmelere ve tıbbın yarattığı tüm mucizelere karşın giderek de daha fazla rağbet görüyor. Genel olarak alternatif tıp adı verilen bu uygulamaların niteliği ülkelerin coğrafi yeri ve kültürel alt yapılarına göre büyük farklılıklar gösterebiliyor. Genel özellikleri ise, klasik tıbbın dayandığı bilimsel kanıtlara dayalı uygulamalar yerine, genellikle folklorik kökenli olmaları, bir kısmının usta- çırak ilişkisiyle öğrenilmesi, bir kısmının nesilden nesile aktarılan reçeteler tarzında olması, özellikle günümüzde büyükçe bir kısmının da kaynağı belli olmayan şehir efsaneleri tarzında kulaktan kulağa yayılması.

Aslında alternatif tıp dendiği zaman, klasik batı tıbbının dışında kalan ve ona alternatif olma iddiasında bulunan sistemler anlaşılır. Bunlar bölük pörçük uygulamalar değil, tümüyle batı tıbbı yaklaşımı dışında kalan ve kendi içinde bir bütünlüğü olan sistemlerdir ve hem teşhis ve hem de tedavi yöntemlerini içerir. Bu tip tarihin ötesinden gelen sistemler mevcuttur. Örneğin akupunkturun tarihi 5 000 yıla, Ayurveda 3 500 yıla, geleneksel Çin tıbbı 2 000 yıldan daha eski bir geçmişe sahiptir. Bizim Anadolu’da örneğini gördüğümüz pek çok uygulama da zaten Orta Asya Şaman tıbbına ya da büyük kısmı Kadim Mısır ve Mezopotamya kökenli tıbbi uygulamaların güdük taklitleri olan Ortadoğu geleneksel tıbbına dayanır, ancak bütünlüğü olan bir sistem olduğu söylenemez, daha ziyade eski uygulamaların kalıntılarıdır.

Tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulamalarının çoğu geleneksel halk tıbbının uzantılarıdır
Tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulamalarının çoğu geleneksel halk tıbbının uzantılarıdır

Tamamlayıcı ve alternatif tıp çeşitleri nelerdir?

Benzer geleneksel tıp uygulamalarının kalıntıları batı ülkelerinde de mevcuttur ve bunlar tıpkı Türkiye’deki gibi bilimsel tıbbın tümüyle dışında değil de daha ziyade bilimsel tıp ile birlikte gerçekleştirilen uygulamalardır. Bu tarz uygulamalar günümüzde tamamlayıcı (komplementer) tıp adıyla anılmaktadır. Alternatif ve tamamlayıcı tıbbi uygulamaların tümü bugün Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp (Complementary and Alternative Medicine- CAM) adıyla anılmaktadır. Bugün için tesbit edilmiş 1800 farklı CAM çeşidi bulunmaktadır ve örneğin bitkilerle tedavi (fitoterapi) bunlardan sadece biridir. Bu yöntemlerin belli başlıları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.

Alternatif tıbbi sistemlerAyurveda, Çin tıbbı, Kızılderili tıbbı, Avustralya Aborigin tıbbı, Afrika Şaman tıbbı, Tibet tıbbı, Orta ve Güney Amerika Şaman tıbbı, homeopati, naturopati
Zihinsel vücut tedavileriDavranışsal tedaviler, meditasyon, hipnoz, dans, müzik, sanatla tedavi, dua ve duacılık, zihinsel iyileştirme, komedi ile tedavi
Biyolojik temelli tedavilerDiyet eklentileri, bitkiler, ortomoleküler tedaviler (örn. Magnezyum, melatonin, mega dozda vitaminler vb.), bağımsız biyolojik tedaviler (örn. Köpekbalığı kıkırdağı, arı sütü ve polen vb.)
Manipulasyona dayanan tedavilerŞiropraktik, osteopati, masaj, manual tedavi vb.
Enerji tedavileriQi gong, Reiki, tedavi edici dokunuş, biyoenerji, akupunktur, biyoelektromanyetik temelli tedaviler (manyetik alanlar, direkt veya alternatif akım tedavileri vb.)
Belli başlı tamamlayıcı ve alternatif tıp yöntemlerinin sınıflandırılması

Bu uygulamalar neden rağbet görüyor?

Peki insanlar, üstelik sağlık güvencesine sahip insanlar neden tamamlayıcı ve alternatif tedavilere ihtiyaç duymaktadır? Burada itici ve çekici nedenler söz konusudur. İtici nedenler arasında sağlık uygulamalarından ve tıbbi sonuçlarından memnun kalmamak, ilaç ve tedavilerin yan etkileri, yüksek sağlık katkı payları, kişilerin kendi sağlıkları üzerinde söz sahibi olma istekleri (doktor tahakkümünden kurtulma isteği), tıbbi teknolojinin fazla kullanılması ve doktorda çok zaman harcama bulunmaktadır. Bu tedavileri çekici kılan nedenler ise kronik hastalıklarda tam tedavi (şifa) umudu, “Doğal” ürün kullanma isteği, kendini güçlü hissetme ve ruhsal ve duygusal iyilik hissi olarak sayılabilir. Özellikle sırt, bel ve boyun ağrısı çekenlerin % 54’ü tamamlayıcı ve alternatif tedaviler kullanırken, bu nedenle doktora gidenlerin oranı % 37’de kalmıştır.

Bu tamamlayıcı ve alternatif tıp öğelerinin toplumdaki uygulamaları sanıldığından daha yaygındır. Birleşik Amerika’da her dört kişiden üçü hayatında en az bir kez bir CAM uygulaması yaptırmıştır. Bunların % 62’si bu uygulamayı son bir yıl içinde yaptırmıştır. Birinci basamak sağlık hizmeti alamların % 29- 47’si birlikte tamamlayıcı ve alternatif yöntemleri de kullanmıştır. Bu kişilerin % 21’i doktora gitmelerini gerektiren aynı sebepten ötürü bu yöntemlere başvurmuştur. Üstelik bu uygulamaların yaklaşık üçte birini büyük kısmını duacı şifacıların oluşturduğu zihinsel vücut etkileme yöntemleri (mind- body interventions) oluşturmaktadır. Amerikan toplumunda bitkisel tedavi kullanım oranı 1990 yılında % 2.5 iken, 2002 yılında % 14’e çıkmıştır. Reçeteli ilaçlarla bitkisel tedavileri birlikte kullananların oranı yaklaşık % 18’dir. Bu nedenle bitkisel tedavilerle ilaçlar arasındaki etkileşim gün geçtikçe daha fazla gündeme gelmekte ve risk yaratmaktadır.

Pazar payı

Bu durum doğal olarak aynı zamanda yeni bir pazar yaratmış ve bu pazarın iş hacmi inanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Örneğin bitkisel ürünler pazarı 10 yıl içinde % 380 artış göstermiştir. Birleşik Amerika’da tamamlayıcı ve alternatif tedavilerin pazar büyüklüğü 27 milyar doları aşarak tüm sağlık harcamalarındaki hasta katkı payının üzerine çıkmıştır. ABD’de vitamin pazarı 2016’dan beri her yıl %2,4 büyümeye devam etmektedir ve 2021’de yıllık 35.7 milyar $ büyüklüğe ulaşmıştır. Kullanıcı profiline bakılınca kadınlar, kronik hastalar, psikolojik gerginliği olanlar ve ortaöğrenim düzeyinde kişiler hakim durumdadır.

Tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulamaları çok çeşitlidir
Tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulamaları çok çeşitlidir

Böyle büyük bir pazar payına sahip olan tamamlayıcı ve alternatif tedavilerdeki en önemli sorun, bu tedavilerin bir standardı olmaması ve uygulayıcıların da şiropraktik ve masaj gibi sınırlı alanlar dışında standart bir eğitim ve sertifikasyona sahip olmamasıdır. Endüstriyel hale gelmiş bitkisel ya da ortomoleküler ürünler veya besin destekleri konusunda dünyada bir denetim mekanizması yoktur ve insanlar üretici firmanın namusuna güvenmek zorundadır.

Endüstriyel hale gelmemiş ürünler, özellikle de piyasada çok hakim olan Çin tıbbı ürünleri konusunda durum daha da vahimdir. Aktardan aldığınız bir kurutulmuş otun gerçekten o ot olup olmadığını, o ot olsa bile hangi koşullarda toplanıp kurutulup paketlendiğini bilmeye imkan yoktur. Birkaç yıl önce piyasada çok rağbette olan bir Çin malı “doğal” zayıflama hapının içinde 15 yıl önce tehlikeli yan etkileri nedeniyle piyasadan toplatılan bir zayıflama ilacının hammaddesi çıkmış ve bunun üzerine sözkonusu “doğal” ilaç piyasadan toplatılmıştır. Bugün o ilaç ve benzerleri farklı isimler altında semt pazarlarındaki tezgahlarda bile serbestçe satılmaya devam etmektedir.

Bilimin ışığında tamamlayıcı ve alternatif tıp

Tüm bu gelişmeleri izleyen Birleşik Amerika’da Ulusal Sağlık Otoritesi (NIH) tamamlayıcı ve alternatif tıp öğelerini araştırmak ve denetim altında tutabilmek için 1993’de “Office for Alternative Medicine” adı altında bir büro kurmuş, bu büro 1998 yılında NCCAM (National Center for Complementary and Alternative Medicine) adını alarak hacmini büyütmiştür. Daha sonra 2014 yılında NCCIH (National Center for Complementary and Integrative Health) adını alan bu merkezin başlca uğraşı, komplementer ve bütünleyici tedavileri bilimin ışığında değerlendirerek bunlarla ilgili kanıt üretmektir. Bu şekilde bu madde ve yöntemlerin klasik tıbba ek olarak kullanıldıklarında elde edilecek yararlar saptanabilecektir. Bu yöntemlerin tıbbi uygulamalara entegre edildiği bu yönteme “İntegratif Tıp”adı verilmektedir.

Kısacası, alternatif veya tamamlayıcı tıp yöntemlerinin de artık bilimsel kanıtlar eşliğinde değerlendirildiği bir dönem başlamıştır. Nitekim bu yolda yapılan çalışmalar giderek artmaktadır. Bu durumun da çok uzun olmayan bir süre sonra alternatif ve tamamlayıcı tıp yöntemlerini şarlatan ve uyanıkların elinden kurtaracaktır.

Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.

Randevu alın