Guarana, Amazon kabileleri tarafından yüzyıllardır kullanılan ve günümüzde çoğu enerji içeceği içinde bulunan doğal bir kafein kaynağıdır.
Brezilya’ya özgü bir bitki olan guarana (Paullinia cupana) meyveleri insan gözünü andırır ve yüksek kafein içeriğinin yanısıra başka birçok fizyolojik etkiye de sahiptir.
Guarana, çok yüksek kafein içeriğine sahiptir. Kahvede ağırlığının %2’si kadar kafein bulunurken, bu oran guaranada ağırlığının %3.6’sı ila %5.8’i kadardır. Enerji içeceklerinde kullanılmasının temel nedeni de budur.
Günümüzde üretilen enerji içeceklerinin birçoğunun içerisinde doğal bir kafein kaynağı olan guarana bulunur. Amazon kabileleri tarafından tedavi edici özellikleri nedeniyle yüzyıllardır kullanılan bu bitki afrodizyak etkisiyle de bilinir. 17. yüzyılda bir Cizvit misyoneri, guarana kullanan Amazon yerlilerinin iki gün boyunca açlık hissetmeden avlanabildiklerini yazmış.
Kavrulmuş guarana tohumlarından yapılan hafif acımsı ve kahveye benzer kokusu olan içecek Güney Amerika’da oldukça popülerdir. Guarana ayrıca tanen, saponin , nişasta, uçucu yağlar ve keskin yeşil bir yağ içerir.
Bilimsel araştırmalar guarana kullanımının yorgunluğa karşı etkili olabileceğini göstermektedir. Bu bitkinin içerdiği tanenler ve benzeri diğer bileşenler kafeine ek uyarıcı etkilere sahiptir.
Guarana doğal bir enerji içeceği olmasının yanı sıra sağlığa yönelik birçok faydasıyla da bilinir.
- Yorgunlukla savaşmaya yardımcı olabilir: Guarananın uyanık ve enerjik olmayı sağlayıcı etkisi kafein sayesindedir.
- Öğrenmeyi kolaylaştırır: Yapılan çalışmalarda bu bitkinin bilişsel ve zihinsel yorgunluğu azaltabileceği gösterilmiştir.
- Kilo vermeye yardımcı olur: Bu bitki, içerdiği kafein sayesinde metabolizma hızını 12 saat süreyle % 3-11 oranında arttırır, ayrıca yağ hücresi oluşumunu yavaşlatır.
- Antioksidanlar bakımından zengindir: Bu bitki kafeine ek olarak teobromin, tanenler, saponinler ve kateşinler de içerir ve antioksidan etkisi yeşil çay ile benzerlik gösterir.
- Hem kronik kabızlığa, hem kronik ishale iyi gelir: Bu bitkinin içerdiği tanenler ishali yavaşlatmak için yararlı olurken, doğal laksatif olan kafein de kabızlığı önler.
- Kalp sağlığını destekleyebilir: Kalp damar sağlığına olumlu etkileri kan akışını artırarak pıhtı oluşumu riskini azaltması ve zararlı okside LDL kolesterol düzeylerini dengelemeye yardımcı olması şeklinde sayılabilir.
- Ağrıların azalmasına katkıda bulunabilir: Bu bitkinin içerdiği kafein ve antioksidanlar ağrı duyusunun azalmasını sağlayabilir.
- Kanser önleyici özelliktedir: Yapılan çalışmalarda bu bitkinin DNA hasarlarını azaltarak deney hayvanlarında kanser oluşumunu %b58 oranında azalttığı gösterilmiş.
- Zayıflamaya yardımcı olabilir: Bu bitkinin yağ depolanmasını azaltarak yağ yakımını artırabileceği gösterilmiş.
- Cildi güzelleştirebilir: Bu bitki cilde giden kan akışını artırarak cildin yenilenmesine katkı sağlar, ayrıca yaşlanmadan kaynaklanan cilt hasarında iyileşme sağlayabilir. Bu bitki bu nedenle birçok yaşlanma karşıtı krem ve losyonun içeriğinde bulunur.
- Göz sağlığını koruyabilir: Bu bitki, içerdiği bileşikler aracılığıyla makula dejenerasyonu (sarı nokta), katarakt ve glokom oluşumunu engelleyebilir.
Bu bitkinin genellikle iyi bir güvenlik profili mevcuttur ve düşük- orta derecede dozlarda toksisitesi azdır. Yüksek dozlardaki yan etkiler de genellikle yüksek kafein tüketiminin yan etkilerine benzer.
- Çarpıntı
- Uykusuzluk
- Başağrıları
- Kasılmalar
- Anksiyete
- Sinirlilik
- Mide sorunları
- Titreme
Ayrıca kafeinin bağımlılık yapabileceği de unutulmamalıdır.
Kafein plasentadan geçerek bebekte gelişim bozukluklarına yol açabileceği için gebeler (ve süt veren anneler) guarana tüketmekten kaçınmalıdır.
Guarana için tavsiye edilen bir doz olmamakla birlikte, yapılan çalışmalar günde 50- 75 mg gibi düşük dozların bile sağlık yararları için yeterli olduğunu göstermektedir.
Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.