Deve dikeni cilt, karaciğer ve kemik sağlığını destekleyebilecek ve kilo kaybını kolaylaştırabilecek bileşikler içeren bir bitkidir.
Deve dikeni (Silybum marianum) papatya ile aynı aileden gelen çiçekli bir bitkidir. Mary thistle veya holy thistle olarak da bilinen bu bitki Akdeniz ülkelerinde yetişir ve yüzyıllardır geleneksel tıpta kullanılır.
Deve dikenindeki aktif bileşene silymarin denir. Bu bitki çoğunlukla karaciğer sorunlarını tedavi etmek için kullanılır, ancak kolesterolü düşürebileceği ve tip 2 diyabeti yönetmeye yardımcı olabileceği de öne sürülmektedir.
Deve dikeninin potansiyel sağlık faydaları aşağıdadır:
Karaciğer sağlığını destekler: Deve dikeninin en yaygın kullanımı karaciğer sorunları içindir. Bu sorunların başlıcaları şunlardır:
- siroz
- sarılık
- hepatit
- safra kesesi rahatsızlıkları
2016 yılında yapılan bir çalışma, deve dikeninin farelerde diyet kaynaklı karaciğer hasarını iyileştirdiğini bulmuştur. Bu bitkideki aktif bileşen olan silimarin, serbest radikal üretimini azaltarak bir antioksidan görevi görür ve detoksifiye edici bir etki yaratır, bu da karaciğer sorunları için faydalı olabilmesini sağlar. Ancak daha fazla çalışma yapılana kadar, bu bitki karaciğer sorunları için birincil tedavi seçeneği olarak önerilmemektedir.
Cilt sağlığını destekler: Bu bitkinin yağı cilt sorunları için yüzeyel olarak kullanılabilir. 2015 yılında yapılan bir çalışmada bu yağın farelerin cildine uygulanmasının iltihaplı cilt koşullarının iyileşmesine yardımcı olduğu görülmüştür. Ayrıca başka bir çalışmada deve dikeninin laboratuvar ortamında insan cilt hücreleri üzerinde antioksidan ve yaşlanma karşıtı etkileri olduğu bulunmuştur. 2019 yılında yine laboratuvar ortamında hücreler üzerinde yapılan bir çalışmada, deve dikenindeki bileşiklerin cilt yaşlanmasını yavaşlatmak da dahil olmak üzere güneşe maruz kalmanın zararlı etkilerine karşı koruma sağlayabileceği bulunmuştur.
Kolesterolü düşürür: Bazı araştırmalar, kesin olmamakla birlikte, bu bitkinin kan kolesterol seviyelerini etkileyebileceğini bulmuştur. 2006 yılında yapılan bir çalışma, deve dikeninin kolesterol seviyelerini düşük tutmada rol oynayabileceğini öne sürmektedir. 2016 yılında sıçanlar üzerinde yapılan bir çalışma da benzer sonuçlar vermiştir. Ancak, bu bitkinin insanlarda bu amaçla kullanılabilmesi için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
Kilo kaybını destekler: 2016’da yapılan bir hayvan araştırması, silimarinin farelerde kilo kaybına neden olduğunu göstermiştir. Bu durum, deve dikeninin kilo vermek isteyenler için faydalı olabileceğini düşündürmektedir. Ancak bunu doğrulamak için daha fazla çalışma gerekmektedir.
İnsülin direncini azaltır: 2016 yılında fareler üzerinde yapılan bir çalışmada, bu bitkinin özütünün tip 2 diyabetli kişiler için bir sorun olan insülin direncini azaltmaya yardımcı olduğu bulunmuştur. 2020’deki bir başka inceleme, silimarin bileşiğinin obezite ve tip 2 diyabetli kişiler de dahil olmak üzere insülin direncinin tedavisi için “umut verici bir madde” olduğu sonucuna varmıştır. Ancak bunu doğrulamak için daha fazla çalışma gerekmektedir.
Allerjik astım semptomlarını iyileştirir: 2012 yılında yapılan bir çalışma, silimarinin alerjik astımı olan farelerin hava yollarındaki enflamasyona karşı korunmaya yardımcı olduğunu buldu. Fareler üzerinde 2020 yılında yapılan bir başka çalışmada da, silimarinin bağışıklık tepkilerini düzenleyerek astım semptomlarını kontrol etmeye yardımcı olabileceği sonucuna varıldı. Ancak bunu doğrulamak için daha fazla çalışma gerekmektedir.
Kanserin yayılmasını sınırlar: Çoğunlukla laboratuvarlarda hücreler üzerinde yapılan küçük çalışmalar, deve dikeninin kanser hücresi ve tümör büyümesini yavaşlatabileceğini ve muhtemelen kemoterapinin etkinliğini artırabileceğini bulmuştur.Çalışılan başlıca kanser türleri şunlardır:
- prostat kanseri
- meme kanseri
- rahim ağzı kanseri
- lösemi
- cilt kanseri
- kolorektal kanser
Bazı küçük çalışmalar da bu bitkinin radyasyon, cerrahi ve kemoterapi dahil olmak üzere kanser tedavilerinin yan etkilerini azaltabileceğini bulmuştur.
Kemik sağlığını destekler: Deve dikeni çayı, östrojen eksikliğinden kaynaklanan kemik kaybını önlemeye yardımcı olabilir. 2013 yılında yapılan bir çalışmada deve dikeninin kemik kaybını önlemeye yardımcı olduğu bulunmuştur. Ancak bunu doğrulamak için daha fazla çalışma gerekmektedir.
Bilişsel sağlığı korur: 2015 yılında yapılan bir çalışma deve dikeninin oksidatif strese karşı direnci artırdığını bulmuştur. Oksidatif stres Alzheimer hastalığının potansiyel bir nedenidir. Bu şekilde, deve dikeni bilişsel sağlığın geliştirilmesine ve zihni etkileyen dejeneratif durumların tedavisine yardımcı olabilir. Ancak bunu doğrulamak için daha fazla çalışma gerekmektedir.
Bağışıklık sistemini destekler: Çeşitli çalışmalar deve dikeninin immünomodülatör etkilere sahip olduğunu öne sürmüştür. Ayrıca astım ve alerjik rinit gibi durumlarla ilgili kronik enflamasyonu da azaltabilmektedir. 2016 yılında bir hayvan modeli üzerinde yapılan bir çalışmada deve dikeni özütünün bağışıklığı geliştirdiği bulunmuştur. Daha eski bir çalışma, deve dikeni özütünün insanlarda bağışıklık tepkisi üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu bulmuştur.
Deve dikeni takviyelerinin yan etkileri azdır. Nadiren, şu sorunlar görülebilir:
- müshil etkisi
- mide bulantısı
- mide ekşimesi
- mide rahatsızlığı
- yüksek dozlarda hafif bir alerjik reaksiyon
Deve dikeninin antikanser ilaçlar ve radyasyon tedavisi de dahil olmak üzere diğer ilaçlarla etkileşimi hakkında fazla bilgi yoktur.
- Deve dikeni tohumları silimarin içerir. Bu karışımda, bazıları insan sağlığı için faydaları olabilecek aşağıdaki kimyasal bileşikleri içerir:
silibin
isosilybin
silychristin
isosilychristin
silydianin
taxifolin
Çoğu araştırma silymarin ve silybinin faydalarını incelemiştir.
Sınırlı laboratuvar araştırmaları deve dikenindeki silibinin bileşiğinin meme kanserini önlemeye yardımcı olabileceğini göstermektedir. Araştırmacılar bunun kanser hücrelerinin büyümesini de yavaşlatabileceğini düşünmektedir. Küçük bir çalışma, deve dikeninin cilt üzerinde kullanılmasının cildi radyasyon tedavisi sırasında oluşabilecek hasarlardan koruyabileceğini öne sürmüştür. Bununla birlikte, deve dikenindeki özler östrojen gibi davranabilir ve bu da hormona duyarlı meme kanseri olan kişiler için güvenli olmayabilir.
Standart bir deve dikeni dozu yoktur, bu nedenle en iyisi ambalaj üzerinde önerilen dozu okumaktır.
Deve dikeni çay olarak da mevcuttur. Bu durumda, alımı günde 6 fincanla sınırlamak en iyisidir.
Bazıları deve dikeni tohumunu cilt kremlerinde sakinleştirici ve yaşlanmayı geciktirici bir bileşen olarak lanse etmektedir.
Her doğal ilaçta olduğu gibi, deve dikeni kullanmadan önce bir doktorla görüşülmelidir.