Enflamasyon vücudun savunma sisteminin ve iyileşme sürecinin önemli bir parçasıdır. Buna karşılık, enflamasyon kimi zaman sorun yaratabilir.
Vücut için bir tehdit olduğu zaman vücut bu tehdide karşı savunma mekanizmasını harekete geçirir ve tehdidi yoketmek için bir dizi biyolojik yanıt oluşturur. Bu biyolojik yanıta enflamasyon adı verilir.
Vücuda karşı tehdit bir yaralanma, yabancı madde veya mikroorganizma (bakteri, virüs, mantar vb.) olabilir. Ancak, zaman zaman vücut kendi dokularına karşı da reaksiyon gösterebilir. Bu sonuncu durum sonucunda otoimmün hastalıklar ortaya çıkar. Bu tip enflamasyon çoğu kronik hastalığın altında yatan nedeni oluşturur.
Enflamasyon tipleri ve belirtileri
Enflamasyonun akut ve kronik olmak üzere iki ana tipi vardır.
Akut enflamasyon
Bir yaralanma veya hastalık sonucunda akut ve kısa süreli enflamasyon meydana gelir. Akut enflamasyonun beş ana belirtisi mevcuttur.
- Ağrı: sürekli olabilir veya etkilenen alana dokunulduğunda hissedilebilir.
- Sıcaklık artışı: Bölgedeki kan akımının artışı sonucudur.
- Kızarıklık: Bölgedeki kılcal damarlardaki kan akımı artışı sonucudur.
- Şişme: İltihabi reaksiyon sonucu bölgedeki sıvı artışı sonucudur.
- Fonksiyon kaybı: Bölgede meydana gelen şişme ve ödem sonucunda ortaya çıkar.
Bu belirtiler her zaman mevcut olmayabilir. Kimi zaman enflamasyon sessizdir ve belirti vermez. Kendini iyi hissetmeme, yorgunluk ve ateş de bulunabilir.
Akut enflamasyon belirtileri genellikle birkaç günde geçer. Subakut enflamasyon 2- 6 hafta kadar sürebilir.
Kronik enflamasyon
Kimi durumlarda enflamasyon düşük düzeyde aylarca, hatta yıllarca sürebilir. Bu duruma kronik enflamasyon adı verilir. Bu süreç sırasında zaman zaman akut alevlenmeler de görülebilir. Bu durumun altyapısındaki nedenler şu şekilde sayılabilir.
- Akut enfeksiyona yol açan ajanın tümüyle yokedilememesi: Kronik tüberküloz, kist hidatik ve benzeri protozoonlar, mantar infeksiyonları, HIV virüsü, hepatit B ve C virüsleri ve benzerleri bu gruba girer.
- Enzimlerle parçalanamayan veya savunma hücreleri tarafından yokedilemeyen belli bir irritan veya yabancı materyele düşük dozda uzun süreli maruz kalma: Bu durumun en tipik örneği asbestoz ve silikozdur.
- Bağışıklık sisteminin vücudun belli bir organ ve dokusuna karşı hassaslaşıp o dokuya saldırarak tepki vermesi: Otoimmün hastalıklar adını verdiğimiz bu durumun tipik örnekleri arasında romatoid artrit ve sistemik lupus eritematozus gibi durumlar sayılabilir.
- Akut enflamasyonun tekrarlayan epizodları: Tüberküloz ve romatoid artrit gibi kronik enflamatuar durumlarda zaman zaman akut alevlenmeler görülebilir.
- Oksidatif stres yaratan ve hücrenin enerji metabolizmasını etkileyen enflamatuar ve biyokimyasal uyarıcılar oksijen serbest molekülleri, AGE’ler, ürik asit kristalleri, okside lipoproteinler, homosistein ve benzeri gibi maddelerin artışına yol açar.
Kronik enflamasyon düşündüren belirtiler
Tutulan dokuya özgü belirtiler yanısıra, aşağıdaki belirtilerin bulunması da kronik enflamasyon düşündürmelidir:
- Tüm vücut, eklem ve kas ağrıları
- Kronik yorgunluk ve uyku sorunları
- Depresyon, anksiyete ve mood bozuklukları
- Beyin sisi
- Kabızlık, ishal ve asit reflüsü gibi mide barsak sorunları
- Kilo alma veya kilo kaybı
- Sık enfeksiyon geçirmek
Kronik enflamasyonun sonuçları
Kronik enflamasyon aylar, yıllar, hatta onyıllar boyu sürebilir ve etkilediği organ ve dokuya göre çeşitli hastalıklara yol açabilir. Bu hastalıklardan başlıcaları şunlardır:
- Tip I (juvenil) diyabet
- Kalp ve damar hastalıkları
- Damar sertliğine bağlı hastalıklar (koroner kalp hastalığı ve inme)
- Kalp yetersizliği (dilate kardiyomyopati, myokardit)
- Artritler ve diğer eklem hastalıkları (romatoid artrit, seronegatif artropatiler)
- Kronik glomerulonefritler
- Allerjiler
- Kronik obstruktif akciğer hastalıkları ve astım
- Sedef hastalığı (psoriasis)
- İltihapli barsak hastalıkları (Crohn hastalığı ve ülseratif kolit)
- Sinir sistemi hastalıkları (Multipl skleroz, Alzheimer hastalığı, myasthenia gravis)
- Tiroid hastalıkları (Basedow Graves hastalığı ve Hashimoto hastalığı)
- Böbreküstü bezi hastalıkları (Addison hastalığı)
- Çoklu sistem hastalıkları (Sistemik lupus erythematosus, Sjögren sendromu, polimyozit)
- Kanser
Kronik enflamasyonun risk faktörleri
Kronik enflamasyonun gelişme riskinde aşağıdaki faktörlerden bir veya birkaçı bulunabilir.
- İleri yaş
- Obezite
- Sağlıksız yağlardan, şekerden, şarküteriden, işlenmiş gıdalardan ve rafine karbonhidratlardan zengin diyet
- Alkol
- Sigara
- Düşük seks hormonları
- Stres
- Uyku miktarı ve kalitesinde yetersizlik
Enflamasyonda korunma ve tedavi
Enflamasyonda korunma ve tedavi nedene, tutuluma ve şiddete göre değişir. Tedavinin amaçları şu şekilde sayılabilir:
- Hastalık prosesini ortadan kaldırmak, hastalığı kontrol etmek ve ilerlemesini yavaşlatmak veya durdurmak
- Ağrı ve enflamasyonu arttıran davranışlardan kaçınmak
- Ağrıyı kontrol etmek
- Tutulan organ ve dokudaki fonksiyon kaybıyla mücadele etmek
Akut enflamasyon
Akut enflamasyon tedavisi nedenin ortadan kaldırılması, tutulumun yeri ve şiddeti ile ilgilidir. Neden bakterilerin neden olduğu bir enfeksiyonsa, uygun antibiyotik tedavisi yapılır. Şiddetli akut allerjik reaksiyonlarda hızlı antiallerjik tedavi hayati riskleri önler. Buna karşılık, örneğin basit travmalarda lokal soğuk uygulaması ve basit ağrı kesiciler genellikle yeterli olur.
Kronik enflamasyon
Kronik enfiamasyonun gerek önlenmesi ve gerekse tedavisinde yaşam tarzı değişiklikleri büyük önem taşır. Bu yaşam tarzı değişiklikleri aşağıdaki şekilde sayılabilir:
- Enflamasyonu arttıran yiyeceklerden kaçınma ve enflamasyonu azaltan sağlıklı bir yemek düzeni
- Düzenli egzersiz
- Alkol ve sigaradan kaçınma
- Stres ile mücadele
- İyi bir uyku düzeni
Yaşam tarzı dışındaki tedavi yöntemleri hastalığın cinsine ve şiddetine göre değişmekle birlikte, temel hedefler ağrı ve fonksiyon kaybı ile mücadeledir. Bu konuda hangi ilaçların ve tedavi yöntemlerinin kullanılacağına izleyen doktor karar verecektir.
Sonsöz
Enflamasyon, özellikle de kronik enflamasyon ciddi bir tablodur. Bu gibü durumlarda yaşam tarzını düzeltmenin yanısıra, mutlaka doktor önerilerine göre tedavinin düzenlenmesi gereklidir.
aa