Pandemi yorgunluğu

Pandemi yorgunluğu

Paylaşın!

Yaklaşık iki yıldan beri COVID-19 ile yaşıyoruz ve hemen hemen herkeste olan ciddi pandemi yorgunluğu doğru değerlendirilmeli.

Yaklaşık iki yıldır COVID-19 pandemisi ile birlikte yaşıyoruz ve salgın sanki sonsuza kadar sürecekmiş hissiyatına kapıldık. Hayır, ben size ev izolasyonunun öneminden, maske kullanımından, sosyal mesafeden falan söz etmeyeceğim. Hepiniz muhtemelen bunlardan çok sıkıldınız zaten. Salgının kısa sürmeyeceği muhakkak, virüs ortadan kaybolsa bile ekonomiye, toplum hayatına ve insanların psikolojisine verdiği zararı telafi etmek çok uzun sürecek.

İşte bu durumun insanlara yansımasını pandemi yorgunluğu olarak adlandırabiliriz. Bu yazıda bu durum için ne yapıyoruz ve ne yapmalıyız, bu konuyu nasıl fırsata çevirebiliriz konularını derlemeye çalıştım.

Pandemi yorgunluğu nedenleri

COVID-19 salgını sırasında insanların önemli bir kısmı ikili bir açmazın içine düştüler. Salgından korunmak belli önlemler almayı ve eve kapanmak zorunluluğunu getirirken, akşam sofraya birşeyler koyabilmek dışarı çıkmayı ve salgınla mücadele etmek tehlikesini göze almak demekti. Halen bu ikilemin içinde yaşayıp duruyoruz. Biliyoruz, herşey geçer, ama deler de geçer. Sonrasında hiç bir şey muhtemelen eskisi gibi olmayacak. İş hayatımızda, ilişkilerimizde, kendi hayata bakışımızda ve günlük davranışlarımızda bir sürü değişiklik yaşayacağız. Daha mı iyi olur yoksa daha mı kötü, göreceğiz. Aslında iyi ve kötü kavramları bizim nereden baktığımıza göre de değişecek, ama biz o baktığımız pencereyi değiştirebilecek miyiz?

Pandemi yorgunluğu için çözümler nedir?

Pandemi yorgunluğu sizi tüketebilir, umutsuzluğa sevkedebilir, depresyonunuzu arttırabilir, panik atak nedeni olabilir, korku ve takıntılarınızı tetikleyebilir. Veya siz bu durumu yeni bir başlangıç, hayallerinizi gerçekleştirme fırsatı, yapamadıklarınıza başlamak için gerekli zamana sahip olma olarak değerlendirebilirsiniz. Bu tümüyle sizin elinizde.

COVID-19 salgını hayatınızdaki çalışmayan tarafları değiştirme fırsatı. Kendiniz ve sevdikleriniz için bir değişimi hazırlama fırsatı. Eğer değerlendirebilirseniz…

Önce bir karar verin bakalım, COVID-19 salgını döneminin koşularından mı sıkıldınız, yoksa zaten hayatınız yeterince sıkıcıydı da bu da üzerine tuz biber mi ekti?

Pandemi yorgunluğu sizi tüketmesin
Pandemi hayattan ne kadar sıkıldığınızı farketmenizi mi sağladı?

İşinizi çok mu seviyorsunuz, yoksa sizin için sadece ekmek parası kazanma vesilesi mi? İlişkileriniz olması gerektiği gibi ufak tefek aksamalar olsa da yürüyor mu, yoksa çalışmayan bir arabayı arkadan itmek gibi sürekli ve sonuçsuz bir çaba mı gerektiriyor? Dünde kalanlar sadece anılar mı, yoksa ayak bağlarınız mı? Gelecek sizin için bir korku nedeni mi, yoksa umut mu? Bugünü yaşamayı ve hissetmeyi becerebiliyor musunuz, yoksa saldınız gidiyor mu?

COVID-19 salgını değişiminizi tetiklesin

Altı sene kadar önce günübirlik Bursa’ya gitmiştim. Facebook’taki yer bildirimimi gören 50 yıllık bir arkadaşım beni aradı ve “Buluşup görüşebilsek ne güzel olur” dedi. İkimizin de programı birbirine uymadığı için görüşemedik, bir yıl sonra ölüm haberini aldım. Geçenlerde 45 yıllık bir arkadaşımı kaybettim, en son 3 sene önce bir sınıf yemeğinde görüşmüştük. Peki, bu görüşüp birlikte değerlendirmediğimiz zamanda ne yaptık? Elimizde ne var hep aynı itişmeden başka?

Pek ne yapalım? Kendimizi değişime nasıl hazırlayalım? Pandemi öncesindeki günlere mi dönelim, yoksa doğa gibi biz de mi değişelim ve yenilenelim?

Şu pandemi yorgunluğu günlerinde önce değişmeye niyetiniz var mı, buna karar verin. Sonrasında aşağıdaki şu sorulara yanıt verin ve ona göre planlamanızı yapın.

  • Ben kimim?
  • Ben kim olmak istiyorum?
  • Hayattaki amacım nedir?
  • Beni mutlu eden şeyler nelerdir?
  • Zamanımı ve enerjimi nerede harcamalıyım?
  • Zmanımı ve nerjimi kiminle harcamalıyım?
  • Hayatımı anlamlı hale getirecek olan nedir? Daha çok eğlence mi yoksa daha çok tatmin mi?

Şu sırada hazır evdesiniz ve vaktiniz var. İbni Haldun “İnsan zihni bir değirmene benzer, öğütecek bir şey bulamazsa kendi kendini öğütür” demiş. Önce sorunlarınızı kısa süre için bir tarafa bırakın. Evde kendinize boş bir oda seçin, düşük sesli yumuşak bir müzik açın, telefonunuzu bir kenara koyun, arkanıza yaslanıp bacaklarınızı uzatın ve en az yarım saat hiç bir şey yapmadan oturun. Hayal kurun, ne kadar aptalca olursa olsun.

Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.

a

Randevu alın